mustafa kemal ve latife 3.bölüm


Mustafa Kemal, "Sizi köşküme götürmeye geldim" diyerek aniden karşısına çıkan Latife Hanım'la konuşuyordu. Latife Hanım, Yunanlılar'la yaşadığı sıkıntıları anlatmaya koyulmuştu.
- Küçük hanım o halde sizi neyle suçladılar?
- Sizinle ilişkim olduğuna inandıklarından.
- Benimle mi?


- Evet, halbuki yalnız hissi bağlarım vardı ve bu tek taraflı ilişkimi Yunan ordusuna anlatamadım. Başkomutan, kızın bir adım yakınına geldi. Bir şey söyleyecekti. Fakat o anda kapı vuruldu. Kimse cevap vermedi. Kapı açıldı ve kurye odaya girdi.
- Özür dilerim ekselansları bir haber var.
Gazi endişeyle sordu.
- Yaklaş, söyle neymiş o haber?
- Son Yunan gemisi de gitti. Küçük Asya topraklarında artık Yunan askeri kalmadı.
- Ya yangın?
- Yayılmasını önledik.
- Teşekkür ederim.
Mustafa Kemal yazı masasının önünden ayrılarak kızın arkasında durdu. Latife başını kaldırdı, siyah gözlerinden kıvılcımlar çıkıyordu. Ansızın sordu.
- O halde geliyorsunuz.
- Bakıyorum küçükhanım siz karar verdiniz bile.
- Evet, İzmir'de korkunç fırtınalı günler yaşadığım zaman kararımı verdim. Siz sonunda zafer kazanarak İzmir'e girdiğiniz sırada köşkümüzde karargâh kurmanıza karar vermiştim ben.

GAZIMIZ BİTİYOR
Mustafa Kemal'in eli Latife'nin beyaz kadife gibi yüzünden, yuvarlak çenesine doğru değerek başını yukarı kaldırdı. Kemal'in başı ise aşağıya indi. Fakat iki karbeyazı el, birdenbire ortaya çıkan koruyucu güçlü, sıcak erkek elini çenesinden aşağıya kaydırdı. Mustafa Kemal sandalyeden geri adım atarak,
- Bu lamba her halde sönecek?
- Gazınız yok mu?
- Yok.
- Bizde çok var. bu gece bizim köşkte uyuyacaksınız değil mi?
- Küçükhanım söz verir mi acaba?
- Aksine sayın Başkan sizin söz vermeniz gerekir.
- O zaman oraya niye kalmak üzere geleyim ki?
- Oraya istirahat etmek, boş zamanınızı iyi geçirmek için geleceksiniz. Adamlarınız vasıtasıyla benim kim olduğumu öğrenin ve söylediklerim doğru ise, bu gece kurmay başkanlarıyla birlikte geliniz.
- İçelim küçük hanım. Latife Hanım yazı masası üzerinde sıralanmış boş şişelere doğru eğilerek sordu.
- Kim içti bütün bunları? Gazi kalın kaşlarını kaldırarak,
- Ben.
Kadın ses tonu yüksek ve güçlü bir tavırla,
- Sizin bu kadar içki içmenize müsaade edilemez. Neden bu kadar fazla içiyorsunuz? Sigara izmaritleri ile dolu olan sigara tablasını kaldırarak,
- Kim içiyor bu kadar sigarayı?
- Ben...

Yorumlar

  1. Latife hakikaten çok dediğim dedik, çok aşırı kendine güvenliymiş sanırım Atatürk'ü böyle etkiledi tabii bir de muazzam kültürü, iki,üç dil bilmesiyle...filmini de görmüştüm Gülçin'ciğim ilgiyle izleniyor bu tür anılar...bende kitabı da var ama çok dikkafalı kadınmış birazcık alttan alsaydı belki evlilikleri yıkılmazdı ben kabahati Latife'ye buluyorum evlendiği sıradan bir insan değildi ki...yazık olmuş..boşandıktan sonra çok üzülüp çok ağlamış...aracılar göndermiş ama paşamız da onun kadar kararlı dediğim dedik bir daha barışmamış:(((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Latife düşündüğün gibi tarihe biraz sanki hürrem gibi geçmiş davranış ve konuşmalar bana biraz onu düşündürmedi değil hani..oldukça emri-vaki, kendine güveni onu birazda küstahlığa, ileri zamanlarda da benzilliğe sevketmiş olmalı ki; Atatürk'ü abluka altına alıp, yönetmeye kalkacak, ama tabi kanuni gibi M.kemal bunu yemeyecek :)
      aklını kullanmasını gerçekten bilseydi, böyle bir adamın ömür boyu eşi olarak değil, sevdiği kadın olarak aklında kalmasını becerebilirdi diye düşünüyorum ablacım, bazen eğitim bile işe yaramıyor demekki, üç lisan bir sevgi dili edememiş :(

      Sil
  2. eline sağlık canım..teşekkürler:) az önce unuttum da:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. seninde okuyan güzel yüreğine sağlık, çok teşekkür ederim :)

      Sil
  3. aklını kullanmasını gerçekten bilseydi, böyle bir adamın ömür boyu eşi olarak değil, sevdiği kadın olarak aklında kalmasını becerebilirdi diye düşünüyorum ablacım, bazen eğitim bile işe yaramıyor demekki, üç lisan bir sevgi dili edememiş :(
    Müthiş bir yorum..Aklına kalemine sağlık canım.. Eğitim insanı insan olamktan uzaklaştırıyorsa bilgi hammallığından başka bir işe yaramaz..İnsanı harekete geçirecek o bilginin eğitimin hakkını vermeli.. Gülçinciğim emeğine sağlık.. Kitap ben de var ancak okuma fırsatı bulamadım henüz.. Senin burada paylaşman güzel oldu. Teşekkürler canım.. Hayurlı bir hafta sonu diliyorum, sevgilerimle..

    YanıtlaSil
  4. teşekkür ederim sevgili Yaren'im..çok haklısın insanın insana aktarabilme şekli, yaklaşımı ve elbette aktaracağı eğitim çok önemli, çünkü bu sayede nesiller ileri gidebilecek veya duraksama yaşayacak yada geriye gidecek.içi bilgiyle dolu olup da aktarmasını bilmiyorsa yada sevgi yoğrulmuyorsa içinde, o dersi almak biraz zor olur değil mi? ben seninde eğitimci olduğunu biliyorum bu arada yeri gelmişken senin yayınların ne kadar uzun olursa olsun veya kısa, çok büyük bir zevkle okuyorum, okuyucularınında tıpkı benim gibi düşündüklerini görebiliyorum, işte sanırım fark bu..okuyacağın kitap 'latife'mi, inşaallah şevkini kırmamışımdır, çok teşekkür ederim, okuyan yüreğine sağlık, öpüyorum :)

    YanıtlaSil
  5. canım ya bunları okuman kadar,
    paylaşmayı düşünmen harika bir fikir yüreğinden öptüm.

    YanıtlaSil
  6. güzel bir aşk hikayesi ya dayanamadım, çok beğendim kuğum :) kocaamaan öperim seni benn :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar